vize döneminin yoğunluğundan sebeb yeterli özeni bir türlü gösteremedim bloguma. Ya ders çalışmam gerekti ya başka işlerim oldu, her an aklımda yeni bir yazı yazmak varken bir türlü gerçekleştiremedim.

Neyse ki işlerim güçlerim hafifledi.

Okulda sınavlarım iyi denebilcek şekilde geçti. 

Hazır vize tatilindeyken bir yazı yayınlayım dedim. :)

Bugün sabah erkenden kalkıp spora gittim. Yazın gelmesiyle birlikte her kadın gibi benimde beynimde 'zayıflamam gerek' diye ziller çalmaya başladı. Önce bol su içerek sahil boyunca koştum. Bu koşma hem ısınmamı ağladı hemde spor merkezine en ucuz öğrenci yöntemiyle ulaştım bir taş iki kuş :)

Tek başıma olduğum için çekebildiğim en iyi fotoğraf buydu :)

Bir saat kadar sporumu yaptıktan sonra eve geldim. Daha saat öğlen bile olmamıştı. Duş alıp yattım. Tam uyucaktım ki en sevdiğim kankim arıyordu. Canının sıkıldıgını biraz dolaşıp laflamak istediğini söyledi nasıl kırabilirdim ki onu :)

yine cancağızımı üzmemek için kalktım hazırlandım istemeye istemeye düştüm yollara (kahretsin ki çok iyi bir kankayım :p).

Havanında güneşli olmasından dolayı sahildeki cafelerden birine oturduk. Hem güneşli havanın tadını çıkardık hemde dertleştik.

Benim aklım hala yatağımdaydı ama en iyi kankanın birinci vazifesi kankisinin derdini dinlemektir deyip katlandım mecburen :)

Güzel güzel türk kahvemizi içip evimizin yolunu tuttuk kızlar. 

Bu fotoğraf ise bu güzel günden bir kare :)