Herkese merhaba!
Bugün sizler için kışın en sevdiğim üç rujumu seçtim. Kışın koyu rujlara bayılıyorsanız bu üç tavsiyeme mutlaka kulak vermelisiniz. :)
Kışın, yazın aslında ben tam bir ruj insanıyım. Koyu rujun çoğu tonunu denedim ama elim en çok bunlara gider oldu son günlerde.
İkisi Rimmel London ve birisi de ülkemize yeni gelen Wet n wild markasından. Kate moss serisinin 107 numarasının hayranıyım. Defalarca yazdım, her yerde bahsettim. Eğer tek bir rujum olsaydı bu 107 olurdu. Kırmızı bordo bir renk.
Matt sürümü kolay artık bilmeyeni kalmamış bir renk. Eğer siz hala tanışmadıysanız en yakın fırsatta tanışın. :)
Daha sonra dışı siyah tasarımlı yine kate ablamızın tasarımı olan 107'e göre biraz daha parlak bir renk geldi. kardeşi 30 numaralı mürdümsü morumsu güzel mi güzel bir kardeş.
Yaklaşık iki aydır kullanıyorum. Sürümü ve kalıcılığı çok iyi. Hafif göz makyajıyla yada dumanlı makyajlarda her türlü gideri olan bir renk :) Artık kendiside tüm zamanların favorisi olarak yer alıyor hayatımda. Peki bu iki ürünü nerden alabiliriz derseniz. Giresuna yeni açılan Watsonsdan alabilirsiniz. Bugün gittim ve bütün rujların dolu olduğunu gördüm. Ben depoladım :)
Wet n wild markası çok sevildi. Bende çok sevdim. Rujlarına bayıldım. 917B Koyu kahve mat ve kalıcı. Bu ruju genelde sadece eyeliner eşliğinde sürmeyi seviyorum.
Peki bu üç rujun ortak özelliği ne derseniz? Esmer, sarışın yada bugday tenli olan herkese yakışıyorlar. Gündüz kullanımına da uygun.
Tende ki duruşları ise şu şekilde;
Sizin kışın en çok elinizin gittiği ürünler neler? Tavsiye edebilcekleriniz neler?
Bana ulaşın: zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
Herkese merhaba,
Bugün çok keyifli bir yazıyla karşınızdayım. Son zamanlarda ben kendim için çok güzel bir şey yaptım. Vizelerim bitti. Kur sınavımı geçtim. Ehliyet sınavımda bitince bir derin nefes aldım. Bunca koşuşturmanın sonunda kankalarım ve ben dinlenmek için kendimizi sinemaya attık.
Ne izlesek? Şu güzelmiş. Bunu beğenmemişler diye uzun uzun tartıştık. En sonunda Pucca'nın kitabından uyarlanma Hadi İnşallah'a gidelim dedik. Ayy, iyi ki de gitmişiz. Çok eğlendik, çok güldük. Tipik türk kızı triplerine girdik.
Biz çok beğendik. Nil'in şarkısına da bayıldık. O günden beri dilimizden düşmüyor. Şarkıya ayrı, filme apayrı bayıldık. Hem şarkıyı dinlemek hemde bir fragman izlemek isterseniz;
tık tık.
Bir film arayışındaysanız. Bu filme de bir bakmanızı öneririm. Ben sevdim! :)
Bana ulaşın; zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
Herkese yeniden ve musmutlu bir merhaba!
Şimdiden uyarıyım, bu post aşırı mutluluk ve süpriz içeriyor. Pozitif enerjisini taa buralardan alabilirsiniz bence... :)
Of yaşlandım mı ne? içerikli bir giriş yapmak istemedim. Çünkü yaşlanmayı asla ve kat'a kabul etmiyorum. Biz ona birazcık olgunlaşmak diyelim. Daha dün gibi 8-9 yaşlarıdayken 10 yaşındayım dediğim günler. O zamanlarda hemen büyümek isterdim -her cocuk gibi-. hep bir iki yaş büyük olmak isterdim. Şimdide pek değişen bir şey yok bir iki yaş küçük söylemek istiyorum. Bazen 20 yaşında hissettiğim bile oluyor. :)
Şahsen 18 yaşına kadar zaman hiç geçmedi. bugün bakıyorum 18 olalı 5 sene olmuş. Yeni yaşıma alışmam biraz zaman alıcak sanırım. ben bir süre hala 22 yaşındayım derim. :)
Peki ne oldu? derseniz; valla süper süprizli bir doğum günü oldu. :) Herkes öyle güzel hazırlanmış, öyle güzel bir organizasyondu ki tilki ben bile hiç bir sey anlamadım. :)
Emeği geçen herkese çook çook teşekkür ediyorum. 23.yaşımda süprizli hatıralarla dolu unutamayacağım bir yaş oldu. En sevdiklerim, en güzel şeyleri hazırlamışlar.
Lafı daha fazla uzatmadan İYİİİİ Kİİ DOĞDUMMM, İYİ Kİ VARIM... deyip sessizce gidiyorum....
Siz sessizce gitmek istemezseniz yorum bırakabilir yada bana mail atabilirsiniz :)
zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
Heeyy ben geri döndüm. :)
Ayy, nasıl da özlemişim buraya yazmayı. Sürekli aklımda bir ses blogu çok boşladın Zeynep. Hadi şunu yaz. bunu anlat deyip duruyordu. O kadar çok yazmak istedim ki gün geçtikçe post konuları birikti vallahi bir noktadan sonra ipin ucu kaçtı. Yazmayı bekleyen bir çok konu varken öncelikle nerelerde olduğumu ne yaptığımı paylaşmak istedim efendim.
Beni eğer
instagramdan takip ediyorsanız. Habersiz kalmamışsınızdır. Takip etmeyenlere gelsin bu post :P
Malum olunan üzere okulum açıldı ama ne açılmak. Sabah 9 gece 11 okuldayım. Resmen okulda uyuyorum. :) Eve geldiğimde yazı yazmaya hiç halim kalmıyor. Haftasonları ise dil kursuna yazıldım. Bütün haftam böyle doluyken yetmedi biraz nefes alıyorum, ben birde ehliyet kursuna yazılıyım dedim. :)
Eveeeet trafik harika bir şoför kazanıyor bekleyin annecim. :)
Geçen günlerde apartmanın önünde annesinin terk ettiği bir kedi vardı. Uzun süre apartmanda baktım ona. Kapıyı her açtığımda içeri girdi. Bakıma muhtaç ve terk edilmiş. Bende sahiplendim onu. Artık bir kedi annesiyim.
Peki bu yoğun tempoda nefes aldığım o kısa zamanlarda ne mi yaptım? ilk takipçim, bende yeri çok farklı olan sevgili büşranın blogunu okudum. O kadar keyifli bir blogger ki eğer takip etmiyorsanız çok sey kaçırıyorsunuzdur. Sizi şöyle alalım ozaman :)
büşranın blogu :)
Bu fotoğraf da o keyifli akşamlardan birinde çekildi. :)
Daha yazmak istediğim çok sey var lakin istatistik beni bekliyor. :)
İki hafta sonrada vizelerim başlıyor. Eğer bu postu bugün hazırlamasaydım daha hazırlayamazdım. Galiba uzun süre daha olmayacağım buralarda.
Sizi seviyorum. Eğer beni özlerseniz, bir şey sormak isterseniz, yada sırf muhabbet için bana yazabilirsiniz. :)
zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
Bu aralar hüzün ile çevrili sanki dünya. Ne tarafa dönersen dön dağılmayan bir melankoli var.
Beklediğimiz durakmı yanlış, yoksa hiç gelmeyecek bir otobüsümü bekliyoruz bilmiyorum. Kulaklığımdan en sevdiğim ayrılık, burukluk barındıran şarkılar çalıyor.
İstemek elde etmeye yetmiyor. Bazen ne kadar çabalarsan çabala ulaşamayacağın yerlerde oluyor mutluluk.
Bu sefer elde ettim derken bir bakmışsın kelebek misali uçmuş.
Hep mi yanlış adrese çıkar bir insanın yolu. Ya artık gidecek yerimiz kalmadıysa? Ya artık gücümüz yoksa? Olduğumuz yerde kalmalı mı? Yeni umutlara mı koşmalı?
Sormak istediklerin biriktikçe için öfkeyle doluyor. En sevmediğim duygu bu; öfkelenmek yakışmasa da artık pozitif olamıyorum.
Bu şarkılar insanın yüreğini soğuk öpüyor....
Yazmak çare oluyor, çünkü acı yüreğinden parmağına kadar iniyor...
Şair yürekli insanları üzmeyin. Yüreğinizi parça parça edecek şiirler yazarlar. İyi insanlar...
Ve bazen o kadar uzun yol geliyorsunuz ki; ne geri dönebiliyorsunuz, ne de ileri gidebiliyorsunuz.
Olduğun yerde bırakıyorlar sizi...
Bize düşen hep arafta kalmak.
Gidenler aslında mutluyken kalanlara ayıp olmasın diye üzgün görünüyorlar...
You Might Also Like
Merhaba!
Bugünün konusu ilk kez yaptığım yurtdışı alışverişim :) Daha önce bir arkadaşım yurt dışından alışveriş yapıp yapmadığımı sormuştu. Bende internetten çok sık alışveriş yaptığımı ama henüz yurtdışına açılmadığımı söylemiştim. Bana aliexpress adlı siteyi duyup duymadığımı sordu. Bir çok kişinin ordan gayet ucuza ürün aldığını söyledi. Bende eve gidip bir güzel araştırma yaptım. Fiyatlar gerçekten çok çok ucuz. e-bay, gittigidiyor gibi bir site burda çin kökenli bir pazar. Forumlarda ve bloglarda okuduğum kadarıyla sorun yaşayan olmamış. kısa sürede ürünün ellerine ulaştığınıda yazmışlar.
Bende bir alışveriş yapmaya karar verdim. İlk kez yapacağım için oldukça titiz davranıp riske atmak istemedim. Almak istediğim şey ise makyaj fırçalarıydı. Araştırıp bir yandan da alsam mı acaba diye düşünürken instagramda sevgili beautybysyln aliexpressten yaptığı ve memnun kaldığını söylediği alışverişi gördüm.
Satıcının linkini de bırakmıştı. Hiç bilmediğim bir satıcıdan almak yerine memnun oldugunu ifade eden bir arkadaşın önerdiği kişiden almayı daha güvenilir buldum. :) İyi ki de öyle yapmışım çinden buraya sadece 21 gün gibi kısacık bir zamanda geldi. :) Daha bu sabah elime geçti kargom. Kurye yüzüme tuhaf tuhaf bakıp size çinden gelen bir paket var dedi :)
Gayet güzel şekilde paketlenmişti. Fırçalarım her biri ayrı ayrı paketliydi. Tam 11 parça fırça seti ve hepsi sadece 9 dolar gibi bir fiyata benim oldu. Türkiyede uygun fiyatlı fırçaların tanesini bile ortalama 20 tl gibi bir fiyata aldığımızı düşünürsek kesinlikle karlı bir alışveriş olduğunu düşünüyorum. :)
Detaylı fotoğraflar çekip fırçalar hakkında bilgi sahibi olmanızı istedim. :)
Bu fırçaları allık ve pudra fırçası olarak kullanmayı planlıyorum. kolayca çantaya atılabilir boyuttalar ben sevdim :)
Bir klasik fondöten fırçası. bununla göz altlarımı kapatmayı planlıyorum.
Yine bunuda fondöten yada pudra uygulamalarında kullanılabileceğini düşünüyorum.
Az önceki fırçanın seyahat için uygun olanı. Düz kesim fırçaları çok seviyorum. Bu fırçadan iki tane olmasını çok sevdim.
Bunlar ise göz fırçalarının toplu görünümü! Herkesin işine yarıyacak temel göz fırçaları.
Kalem fırça! Dumanlı gözlerde çok yardımcı olucaktır.
İki adet karıştırma fırçası! Birisi normal, birisi açılı.
Ve tombul bir fırça. Bunu kontür yapmakta ve gözaltlarını sabitlemekte kullanabilirim.
Far fırçası ve kesik uçlu eyeliner fırçası!
Fırçalar olduça kullanışlı! Elimle çekmeme rağmen henüz bir dökme yapmadı. Kullandıkça ne olur gözlemlerim yine yazarım. :) Fırçalar güzel sevdim, lakin bana göre tek kötü yanı fırçaların çok sık olması. Dağıtma işleminde biraz yorulcağımı düşünüyorum! Ama 9 dolara 11 tane fırça aldım, o kadar da olur artık diyorum.
Ve fırçalar birde kese torbası içinde geldi. Onuda sizlerle paylaşmak istedim.
Peki ben alışveriş yaparken neye dikkat ettim:
-Satıcıların %95 üzeri olumlu geri dönüş almış olmalarına dikkat ettim.
-Kargo takibinin olup olmadığına dikkat ettim.
-Türkiyeye ürün yollayıp yollamadığına dikkat ettim.
Ve alışverişimi sürekli internet alışverişlerinde kullandığım kredi kartımla aldım. Ürün bedeli o gün ki dolar kuru üzerinden çevrilip hesabımdan düşüldü.
Bana göre en önemli unsur olumlu aldığı geri dönüşler. Yaptığı alıverişlerden %95 olumlu geri dönüş almış bir satıcı neden size karşı olumsuz olsun. :) Biraz da tabi bu şans işi benim kargom da bir sorun yaşanmadı. Umarım sizin kargonuz da da bir sorun olmaz :) Ve benim attığım mail üzerine gümrükte takılmaması için paketin üzerine hediyedir diye yazmış.
Eğer bir fırça almak istiyorsanız yada bende bir deneyim derseniz sizin için link bırakıyorum.
Sizin son zamanlarda aldıklarınız neler? Yada yurtdışından alışveriş yaptınız mı hiç? Hangi siteleri önerir, nelere dikkat edersiniz? Yorum bırakırsanız çok mutlu olurum. Tekrar görüşmek üzere :)
Bana ulaşın: zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
10 Gündür dinlediğim tek şarkı; 'nasılda geçiverdi koskoca bir yaz mevsimi.' Ferdi Tayfur Bağ Bozumu şarkısı. Hakikaten nasılda geçiverdi koskoca bir yaz mevsimi. Tatil bitti, yaz bitti, anne evinden ayrılma vakti geldi.
Yine bir geçiş dönemi, mevsimler yazdan kışa geçerken bende tatilden okula geçiyorum. Okul güzel tatilden sıkıldım ama annemi kardeşimi bırakıp gitmek var ya o çok zor.
4.senem bu sene, hala ilk gün ki kadar üzüyor beni her gidiş.
Gitme zamanım yaklaştıkça annem de kardeşim de bende hiç gitmem üzerine konuşmadık. Sanki yok sayınca gitmeyecekmişim gibi... Son günlerimizi birlikte geçirdik sürekli ama işte burdayız; evde son gecem.
Bileti de son dakikada aldım... Sanki gitmemek gibi bir umut varmış gibi hep son dakikaya erteledim. Valizi ise son gece hazırladım. Hazır valizin yükü ağır sanki her an gitcekmiş gibi...
Yine annemle sarılıp ağlayacağız, Ömer gözlerini kaçıracak erkekler ağlamaz ya...
İnsan ne zamandan sonra alışır uzaklara? Ve neden hep benim yolum düşüyor o uzaklara...
Duygular, kelimeler beynime hücum ediyor. Yazmak istiyorum, sıraya girmiyorlar.
Hiç bilmediğim bir dilde ağlamak gibi karmakarışık ve düzensiz...
İçimi burda bırakıp gidiyorum sanki ve hiç büyümüyorum. Hala istediği olmadığında ağlayarak elde etmek isteyen bir kız çocuğu.
Ve gitmek istemiyorum diye kaldırıma oturup saatlerce içimi dökmek istiyorum.
Basit cümleler kuruyor. İçden içe hüzünleniyorum.
Ama ayrılıkların güzel yanı ne biliyor musunuz? Yeniden kavuşma ümidi.
Allah ailelerimize uzun ömürler versin, ve bir daha hiç uzaklara gitmeyelim.
Bana ulaşın;
zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like
Her sabah yeni bir saçla uyanmak ister misiniz? Asla size göre şekil almayan, tamamen özgür bir ruh haline sahip saçlar...
Ben artık istemiyorum :)
Kıvırcık saçlı olmak dünyanın hem en kolay saçı, hemde en zahmetlisi. Yinede onları seviyorum. Dışarda ki insanların 'yaaaa saçların çok güzel. doğal hali mi?' demeleri benimde gururla; 'tamamen doğal' demem acayip forslu hissettiriyor :)
Saçlarım tamamen kendi kafasına göre şekil alırdı. Hemen elektriklenir ve asla nemli olmazdı. Sağlıksız olduğu içinde geç uzaması doğaldı.
Kıvırcık saçların doğası gereği; ne yazık ki nem tutmaz büyük kuruluk problemleri yaşarmış. Ne yaptıysam, hangi kremi, maskeyi kullandıysam da kuruma probleminin önüne geçememiştim.
Bir gün yine Watsonsda gezerken bir maskeyle karşılaştım. Saç ürünlerine zaafım olduğu için hemen gözüme çarpmıştı. 9tl gibi bir fiyatı olduğunu da görünce bir alıp deneyim ne kaybederim ki dedim.
Hemen o gün denedim. İlk izlenim olarak oldukça koyu bir kıvamı vardı. İşte ağırlık yapıcak saçlarıma diye düşünerek temkinli şekilde uyguladım. Lakin kesinlikle ağırlık yapmadı. Daha saçlarımı durularken bile verdiği yumuşaklık hissi beni mutlu etmişti.
Yıllardır aradığım saç ürünü buymuş meğer. :) Kaç kutu bitirdim haddi hesabı yok. Saçlarım çok yıpranmış olduğu için ben her iki güne bir uygulamaktan bir zarar görmedim.
Kocaman bir kavanoz kutunun içinde geliyor. 500ml bir ürün ve verdiğiniz parayı kesinlikle hakediyor.
Okuduğum şehire gitmeden iki paket aldım yanıma. Bitmeden depoladığım bir ürün oldu. Eğer sizinde çok yıpranmış neme ihtiyaç duyan saçlarınız varsa yada yumuş yumuş saçlardan hoşlanıyorsanız mutlaka mutlaka denemeniz gereken bir ürün.
Sizin saçlarınız için kullandığınız ürünler neler? Bana tavsiye edeceğiniz bir ürün varsa duymak isterim.
İrtibatı koparmayalım hanımlar.
Bana ulaşın;
zeynep.dilara.durmaz@hotmail.com
You Might Also Like